Türkiyə mediasından Disporla İş üzrə Dövlət Komitəsinə ittiham...

 

"Diaspora Komitəsi bu işlərlə məşğul olmayıb başqa nə iş görür ki"
 

Türkiyənin İğdır vilayətində nəşr olunan “Yaşıl İğdır” qəzetində baş redaktor Cabbar Şıktaşın “Vali Ünlüdən iş dünyasına dəvət” adlı yazısı dərc olunub. Müəllif yazısında ötən həftə İğdırda istifadəyə verilən "Termikel Store" mağazasının açılış mərasimindən, sahibkarın bu vilayətə yatırdığı investisiyadan, tədbirdə İğdır valisinin iş adamlarını buraya dəvət etməsindən bəhs edir.

Cabbar Şıktaş Türkiyənin müxtəlif bölgələrində fəaliyyət göstərən İğdırlı iş adamları ilə yanaşı, Azərbaycanı da tənqid edib. Məqalədə qeyd olunur ki, İğdırın inkişafı üçün dəfələrlə azərbaycanlı iş adamlarının buraya investisiya yatırması üçün çağırışlar etsək də bunu heç bir faydası olmayıb.
Müəllif yazır: “Bizim bölgədə yaşayan Azərbaycan türkləri Azərbaycan üçün heç bir önəm daşımır. Əgər belə olmasaydı indiyədək yazdıqlarımıza reaksiya verər, bizimlə maraqlanardılar. Zaman bizi haqlı çıxaracaq, Azərbaycan bizimlə maraqlanmadığı üçün peşmançılıq hissi keçirəcək. Əlbəttə, Azərbaycan bizim vazkeçilməzimizdir. Biz bütün platformalarda bundan sonra da Azərbaycanın yanında olacağıq”.

Cabbar Şıktaş İğdırdakı Azərbaycan türkləri ilə maraqlanmadığı üçün Diaspora ilə İş üzrə Dövlət Komitəsindən də narazılıqlarını və incikliklərini ifadə edib. Əlbəttə, Cabbar Şıktaşın bu yazısınım haqlı tərəfləri çoxdur. İğdırda 50 minə yaxın azərbaycanlı yaşayır. Onların taleyi ilə maraqlanmaq müstəqil Azərbaycan dövlətinin mənəvi borcudur. Təəssüf ki, bildiyimiz qədər İğdırda hələ də bir Azərbaycan mərkəzi yoxdur. İğdır vilayəti Ermənistanla nəinki sərhəddir, lap burun-burunadır. Orada bizim şirkətlərimizin olması da çox önəmlidir. Ancaq bu da var ki, sahibkar sabitlik olan yerə investisiya yatırmaq istəyir. Əgər azərbaycanlıların orada yaratdığı fabrik və zavodları PKK dağıdacaqsa, onda heç bir sahibkar öz pulunu riskə atmayacaq. Cabbar Şıktaş isə yüz minlərini çölə atan patriotlar axtarır...
 

Həmin qəzetin yazısını orijinaldan oxucularına təqdim edirik:
 

"Geçtiğimiz hafta sonu Iğdır’da Termikel Store mağazasının açılışı yapıldı. Değerli eski bürokrat ve işadamlarımızdan Necati Okut’un oğlu Gökhan Okut tarafından açılan mağazanın açılışına Termikel Şirketler gurubu başkanı Ahmet Kaya’da katıldı. Kaya: “Şirketlerinin 60 yıllık tarihi geçmişini anlatırken, on binlerce kişiye iş imkanı sunduklarını ve Iğdır’da bulunmaktan, 58. mağazamızı Iğdır’a açmış olmaktan mutluluk duyuyorum” dedi. Mütevazi kişiliği ve ağırbaşlı duruşu ile açılış davetine katılanların ilgi ve alakası oldukça yüksekti. Kaya’ya Vali, Rektör, Defterdar ve diğer katılımcılar, oldukça yoğun ilgi gösterdiler. Iğdır Üniversitesi Rektörü M. Hakkı Alma işadamı Kaya’ya ortak işbirliği teklifi yaptı. Vali: ‘Yerli ve yabancı tüm yatırımcılara kapılarımız ardına kadar açıktır.” dedi.

Iğdır Valisi Enver Ünlü, Termikel’in açılış töreninde yaptığı konuşmada ve mağaza içerisinde ki sohbette: “İş adamlarına çağrıda bulunarak Iğdır’a davet etti. Tanıdıklarınızı arayıp çağırın, gelsinler OSB’de yer verelim. Tüm işlerine ön ayak olalım yardımcı olalım. Iğdır gece yarılarına kadar dışarıda özgürce dolaşılabilen, huzur içerisinde yaşanılabilen bir kenttir. Ülkemizin en doğusunda bir batı ilidir. Önümüz Nevruz bayramı, İran’da uzun bir Nevruz bayramı tatili var. Bu tatil pastasından hakkımıza düşeni almalı, İran’lı, Azerbaycan’lı Turistleri Iğdır’a çekmek için girişimlerimizi artırmalıyız. Beş yıldızlı otel ihtiyacımız var. AVM’ye ihtiyacımız var. Gelen turistlerimizin alışveriş yapması, eğlenmesi, konaklaması için yatırımlar yapılması gerekmektedir. Unit firması Iğdır’da ki fabrikalarını aktif hale getirerek kendi markaları ile üretime başlayacaklardır. OSB’ye 2018 yılında doğalgaz da verilecektir. Iğdır avantajlı bir ildir. Devletimiz bölgemizin kalkınması için vermiş olduğu imkanları sonuna kadar kullanacak, şehrimizin kalkınmasına katkıda bulunacağız. Ben Bursa Osmangazi ilçesinden geldim. Tanıdığım işadamlarının tamamını davet ettim. Sizlerde Iğdır’dan yıllar önce işi için giden ancak gönlü Iğdır’da olan işadamlarını çağırın gelsinler, Iğdır’a yatırım yapsınlar, bizler devlet olarak onlara her türlü desteği, kolaylığı vermeye hazırız.” dedi.

Vali bir idareci olarak yoğun bir heyecan ile Iğdır’a yatırımcı çekmek için çırpınıyor. Ne acıdır ki bizler Iğdırlılar olarak şehrimizin kalkınması için hiçbir çaba içerisinde değiliz. Yıllar önce Iğdır’dan göçüp giden, gittikleri yerlerde çok büyük yatırımlar yapıp, çok ciddi ekonomilere ulaşan hemşerilerimiz maalesef Iğdır’ı hiç akıllarından bile geçirmemektedirler.

Üç beş yılda bir, bir vesile ile Iğdır’a gelen, ocaktan gidenlerinin mezarını ziyaret eden, üç beş akrabasını ziyaret eden hemşerilerimiz, üzülerek ifade etmeliyim ki Iğdır’ı göz ardı etmekte, umursamamakta, kendilerine kurdukları dünyalarında Iğdır’ın sadece ismini anmaktadırlar.

Iğdır dışında yaşayan, burayla ilgili hiçbir özverileri olmayan bazı aklı evvellerde, bir elleri yağda, bir elleri balda, yedikleri önlerinde, yemedikleri arkalarında, lüks bir hayat yaşarken, Iğdır’ın cefasını çeken, zorluklarına katlanan, burada yaşamak için direnen insanlara da akıl vermeyi ihmal etmiyorlar. Arada akıl vermekle kalmıyor, şiddet ve celal havası estiriyorlar.

Elbette hepsini hoşgörüyle karşılıyoruz. Bizim içinde bulunduğumuz ahvalden bihaber olan, çoğunluğu sanal klavye kahramanı hemşerilerimiz aslında gölge etmeseler daha güzel olur.

Ama gönül ister ki, akademisyeni ile, iş adamı ile, sanatçısı ile, siyasetçisi ile el birliği oluşturmalı, gönül birliği oluşturmalı, bir araya gelmeli ve Iğdır’ın sorunlarını masaya yatırıp çözüm önerileri sunmalıdırlar. Hatta çözüm önerisi sunarken imkanı olanlar ellerini taşın altına koymalıdırlar.

Iğdır Valisi Enver Ünlü’nün dile getirdiği çok doğru talepler, Iğdır’da ve dışarıda yaşayan Iğdırlılar tarafından gündeme alınmalı, hatta yapılabilirse bir çalıştay organize edilmelidir.

Şüphesiz ki bu işler gönül işi, Iğdır’a bu güne kadar birçok iş adamı gelip fizibilite yapıp gitti. Daha da ne ses çıktı, ne seda. Belki de bunu bir vesile kılıp Iğdır’a gezmeye gelmiş gibi oldular. Artık bu gibi boş, hayali işlerle uğraşmak yerine reel, somut adımlar atmak gerektiğine inanıyorum. Gerçek yatırımcılar davet edilmeli, üretim artırılmalı ve yurt dışı pazarları genişletilmelidir.

AZERBAYCAN

Iğdır’ın kalkınması için defalarca Azerbaycan’lı yatırımcı iş adamlarının Iğdır’a gelmesi noktasında birçok yazı kaleme almış, talepte bulunmuş, Azerbaycan’ın dikkatini Iğdır’a çekmeye çaba sarf etmişimdir.

Gördüğüm kadarıyla Iğdır, Azerbaycan ve Nahcivan için hiçbir şey ifade etmiyormuş... Yani bizim bölgede yaşayan Azerbaycan Türkleri’nin varlığı Azerbaycan için hiç bir önem arz etmiyormuş... Şayet böyle olmamış olsaydı bu güne kadar yazmış olduklarımız dikkate alınır, muhatapları tarafından ilgilenilir, bir görüş sorulur, bir ilgi alaka gösterilirdi.

Görüyoruz ki gerçekten de dediklerimiz sadece bir serzenişten ibaret olarak, olduğu yerde duruyor.

Ama biliyoruz ki, zaman bizleri haklı çıkaracaktır. Azerbaycan ve Nahcivan, Iğdır’la ilgilenmediğine hayıflanacak fakat, zaman çoktan geçmiş olacaktır. Şahsen benim Azerbaycan ümidim hiç kalmadı desem yeridir. Çünkü 25 yıldır ilgilenmeyenler, bu saatten sonrada ilgilenmezler.

Elbette ki Azerbaycan bizim vazgeçilmezimizdir. Bizler bulunduğumuz her platformda yine Azerbaycan ve Nahcivan’ın yanında yerimizi alacağız. Ancak içimizde ki burukluğun bilinmesinde de fayda vardır.

Şöyle bir bakış açısı ortaya koyabiliriz.

Ya, bizlerin bu serzeniş ve taleplerimizi okuyan yetkililer ilgili makamlara iletmiyorlar, ya da iletilmemesi için özen ilgi gösteriyorlar. Mesela Azerbaycan’da kurulu bulunan DİASPORA bakanlığı bu işlerle ilgilenmez de daha başka hangi işlerle ilgilenir?

Bana kalırsa Azerbaycan’ın veya dünya Azerbaycanlılarının yarınını düşünen yok, sanırım tek düşünce görevde kaldığım süre içerisinde cebimi nasıl doldurabilirimden başka bir şey değildir. Belki bu ifadelerime kızacak, gönül koyacaksınız. Ancak gerçeğin bu olduğunu çürütecek hiçbir hamleniz olduğunu henüz görmüş değiliz. Elbette ki bu sorgulamayı yapmakta bir hak sahibi olduğumu düşünüyorum. Çünkü benim Azerbaycan’ın son 25 yılında aktif bir hizmetim olduğuna inanıyorum. Ben karşılıksız hizmet ettiğim için bu hakkı kendimde görüyorum. Ancak bu hizmeti maaş karşılığı görev olarak kabul edenler, daha çok para kaygısı ile olaylara yaklaşanlar maalesef etraflarını görmemektedirler".

Turaninfo.az

09:53